Pamuk Toplayan Ellerin Robotlara Dokunuşu



Pamuk Toplayan Ellerin Robotlara Dokunuşu

Merhaba,

Bu yazımda sizlere Şanlıurfa Akçakale'de 15.02.2019 tarihinde gerçekleştirilmiş olan "Pamuk Toplayan Ellerden Robot Yapan Ellere" adlı organizasyondan biraz bahsedeceğim. Sizler için bir sakıncası yoksa tabi :)

Organizasyona ev sahipliği yapan ve robotların tasarımında bizatihi öğrencilerin başında bulunup onları teşvik eden kuruluş, Akçakale Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi. Liseden ilgili öğretmen ve idarecilerin re'sen düzenlemiş olduğu organizasyona, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nden 5 arkadaş katıldık.

Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Gençlik Projeleri Destek Programı sponsur kuruluşlar olarak çıktı karşımıza. Konuştuğum rehber arkadaş bütçelendirmenin hem idareli hem verimli kullanılması için çok özen gösterdiklerini ifade ediyor. Dikkatimi çeken nokta ise rehber arkadaşın şu açıklaması oldu:

"Amacımız mükemmel projeler ortaya çıkarmaktan çok tüm öğrencilerin malzemeleri kullanıp uygulama yapabilmesine dönük bir politika izlemek oldu. Bu süreçte de malzemelerin büyük kısmı daha öğrenme aşamasında zayi oldu."

Bu taktir edilesi bir eğitimci tutumu idi. Zira eğitim felsefesine göre "Her çocuk özeldir" anlayışı yatar ve her biri eğitilmeyi, desteği hak eder.

***

Okula girdiğimizde konukları sıkmayan kısa bir açıklama ve yarışma sonucunda ilk üçe giren gruplara hediyelerinin takdimi gerçekleşti.

Üçüncü olan gruba hediyelerini Şube Müdürümüz Sayın Ömer Baytar verdi. İkinciye Şube Müdürümüz Sayın Halil Tekyıldız ve Birinci olan gruba Akçakale Kaymakamı Sayın Hamza Özer hediyelerini takdim buyurdular.

***

Kızlarımızın Büyük Fedakarlığı

 Okul Müdürü tanıtıcı konuşmasında kızlarımızın proje süresince gösterdiği özveri ve çabadan bahsetti. Özellikle ödülü hak eden 12 öğrencinin her cumartesi pazar 08.00-17.00 arası gelip atölyede çalışmalar yaptığını, bunu yanında DYK(TYT öğrencilerinin katıldığı kurstur) kursları ve okul derslerini de ihmal etmediklerini anlattı.

Kısacası çok yorulmuş, emek vermiş ve emeklerinin karşılığını fazlasıyla almışlardı. Bu vesile ile, bu yazımla bu istekli kızlarımızın sesini duyurmalarında üzerime düşen görevi yapmış olmak arzusundayım. Zira, daha fazla maddi-manevi desteği sonuna kadar hak ediyorlar.

Sergiyi Geziyoruz...

Konuşma ve hediyelerin takdiminden sonra üst katta öğretmen ve öğrencilerin beğenisine sunulan sergiyi görme fırsatımız oldu.

İlk gruptan başladık sırasıyla gezmeye. Birinci gruptaki proje; çamaşır, bulaşık makinesi gibi ev işlerimizde sık kullandığımız makinelerin bilgisayar bağlantısıyla uzaktan kontrol edilebilmesi amacını taşıyordu.

Bir başka projede makinaya yaklaştırılan cisimle aradaki mesafe ölçülüp display(görüntüleme) cihazında mesafenin metre cinsinden değeri görüntüleniyordu. Yani bir çeşit sensörlü uzaklık algılama cihazı tasarlamışlardı.

Bir sonraki masada 4 farklı analog değerin dijital olarak algılanmasına imkan tanıyan ses sensörlü, hareket sensörlü ve ısı sensörlü cihazlar karşımıza çıktı. Öğretmen arkadaşım ses sensörünün sorunsuz çalıştığını görünce kızları zorlayan bir soru yöneltti onlara: "Farklı sesleri de algılayabiliyor mu? Mesela ben değil bir başka arkadaş bu cihazı kullansa bizlerin farklı kişiler olduğunu tespit edebilir mi?"

Kızlar tasarladıkları cihazın şu an için bunu yapamayacağını, ancak biraz da geliştirilmesi halinde bu özelliğin cihaza eklenebileceğini söyledi.

İncelediğimiz Ses Algılama Cihazı'nın bir diğer fonksiyonu konuştuğumuzda havaya yayılan ses dalgalarını bilgisayar ortamında sinüsoidal dalgalara çevirebiliyor olmasıdır. Bir nevi genişletilmiş equalizer formu düşünün.

***

Gezimiz devam ederken bir diğer masada Nabız Ölçüm Cihazıyla karşılaştık. İşaret parmağınızı nabız sensörüne dokundurduğunuzda yine bilgisayar ortamında nabız dalgalarınızı gözlemleyebiliyordunuz.

Gerçekten harikaydı.

Sergi ilerledikçe robotların işlem kapasiteleri de artıyordu. İlk üç masadan sonra artık motorlu cihazlara geçtik. Genelde motor devrelerini kullanan cihazlar, araba veya mini-robot şeklinde karşımıza çıkıyordu.

Siyah platform üzerinde beyaz hattı takip eden bir araba vardı mesela. Siz sadece arabanın uzaktan kumandasında "on/off- açma/kapama" tuşuna basıyordunuz. Bundan sonra araba, sağa sola kıvrımları bulunan karmaşık beyaz bir yol üzerinde kendi kendine ilerliyordu. Bu sefer zorlayıcı soru benden geldi öğrenciye: "Arabanızda hız ayarı yapabileceğiniz bir sistem mevcut mu?"




Hayır cevabını verdi projenin sahibi öğrenci. Naif bir teşvikle "Biraz araştırma ve çaba ile bunun ileri yapabileceklerini" hatırlattım kendilerine.

Onlara siyah-beyaz renklerde tasarladıkları araba platformunda farklı renkler de kullanabileceklerini söyledim. Düşünsenize, her farklı renkte farklı bir fonksiyonu gerçekleştiren çok boyutlu bir araba. Bence harika olurdu!..


***

Bir robotumuz vardı. Bildiğiniz robot. Micheal Jackson dansı yapabiliyordu. Kodlarla dairesel ayak hareketini, Jackson'vari mini zıplama ve ileri geri gitme hareketlerini gerçekleştirebiliyordu. Gerçekten çok beğenmiştik bu mini robotumuzu ve tüm diğer çalışmaları!..

Sergideki cihazlardan birinin pilinin bittiğini duyduk. Üzüldük vesselam. Yine de öğrenciden projenin hangi amaca yönelik tasarlandığını ve ne yaptığını anlatmasını istedik. Motor entegreli bu cihaz, önüne engel çıktığında duruyor ve engel kalktığında tekrar yoluna devam ediyormuş. Samimi bir aferinle sergiyi gezmeye devam ettik.


***

Arduino programıyla hazırlanan projelerden bir kısmında Arduino İşlemci kullanılıyordu. Diğer bir kısmı da bir kablo aracılığı ile bilgisayara bağlanması halinde kodları bilgisayardan otomatik çekiyordu. Gerçi bu anlattığım işin teknik kısmı. Benimse vurgulamaya çalıştığım, projeleri hazırlayan gençlerin ne kadar gelişime açık olduğu ve gıyabında teşvik programları ile desteklenmesi gerektiğidir.

Bu anlamda biz öğretmenler olarak üzerimize düşen çok iş var. Maddi kaynak, teorik alt yapı, uygulama ve pratik yapma imkanı, uygun ortamın ve ekipmanın temini gibi birçok husus var üstesinden gelmemiz gereken.



***

Son iki proje iş makinalarının minik iki simülasyonu olarak çıkıyordu karşımıza. Kızlardan birine bu cihazı nerelerde kullanabileceğimizi sordum? "Dört ana ve ara yönlere hareket kabiliyeti olduğundan kargo şirketleri ve taşıma hizmetinde kullanılabilir." diyerek yanıtladı sorumu.

Son projenin başına ise talihsiz bir olay gelmiş!.. Sergi başlamadan evvel fiziksel bir darbe olan cihazın kablolarından biri kopmuş. Projeyi geliştiren kızlara teskin edici birkaç küçük beyandan sonra artık sergi gezimizi tamamlamış olduk.

Her biri tek kelimeyle harika ve yaratıcı fikirler ışığında tasarlanmış idiler. Onları beğenmemek, emeği geçenleri taktir etmemek gerçekten büyük kabalık olurdu doğrusu!..

***
Sergi süresince değindiğimiz konulardan biri de projelerin patentleri olup olmadığı konusu idi. Kızlara projelerine isim verip vermediklerini sordum. Ne yazık kı bu orijinal fikirlerin hiçbiri bir isme sahip değildi. Onlara "Bu projenizin ismi nedir?" diye sorduğumda bana cihazlarının ne yaptığını söylüyorlardı. Oysa benim istediğim daha orijinal bir isim söylemeleri idi. RoboNab, SesDuyar, OtoMotor benzeri bir isim verip vermediklerini merak ediyordum projelerine.

Onlara Patent kavramından biraz bahsettim ve bunun neden önemli olduğunu anlattım. Bir de söz aldım kendilerinden: Projelerini "Çok şükür bitirdik!.." diyerek bırakmayacaklar, gelişime, öğrenmeye ve araştırmaya devam edeceklerdi. Zira önlerinde up-uzun engin denizler ve muazzam bir teknoloji evreni vardı. Muasır medeniyetler seviyesine ulaşmak için çalışmalı, çok çalışmalılardı.

Güzel dileklerimizle sergiden ayrıldık. Yolda tahmin edebileceğiniz üzere, ArGe faaliyetleri adına neler yapabileceğimizin konusu geçiyordu aramızda.


***

Akçakale Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nin, Gençlik Projeleri Destekleme Programı'nın katkılarıyla gerçekleştirdiği bu muazzam organizasyon hakkında söylenecek çok söz var şüphesiz. Ancak okuyucları da sıkmamak adına yazımı burada sonlandırıyorum.

Umarım faydalı bir yazı olmuştur sizler için.

Saygılarımla.

Rukiye Eğlence | 17.02.2019 - Akçakale/ŞANLIURFA













2 yorum:

  1. Merhaba öğretmenim. Ben bu anlattıklarınız arasında en çok Micheal Jackson dansı yapan robotu merak ettim. Ay yürüyüşü de yapabiliyor mudur acaba?

    YanıtlaSil
  2. Yalçın'cım, şu an için robotlarımız o kadar profesyonel değil ama zamanla, robotlar geliştirilirse neden olmasın :))

    YanıtlaSil