Narse ve Nassa'nın Ezeli Mücadelesi



Narse ve Nassa, Tih'e aşık olmuş genç ve yakışıklı, varlık ve itibar sahibi iki delikanlı kişidir.

Narse Tih'e daha yakındır ve çocuklukları birlikte geçmiş. Tabiri caizse Tih'in attığı her adımı, sinesinin özünü, soluduğu havaya kadar onunla ilgili her ayrıntıyı biliyor.

***

İşte böyle bir zeminde, aradan zaman geçer ve Tih'le Narse'nin yaşadığı köyle çok uzaklardan bir grup insan gelir. Yabancı bir kafile. Yeni bir topluluk, aşiret. Yeni bir kabile, klan, artık ne derseniz.

İşte bu kabilenin yakışıklı delikanlı genci, akıllıdır da, eli işe yatar. Kabilenin begenilenidir; Nassa. Tutup Tih'e aşık olmasın mı?

Olaylar gelişir ve Narse ve Nassa'nın Tih'i elde etme adına müdacelesi zamanla fantastik, mistik, efsanevi bir hal alır.

İşte bu hikayede, Narse ve Nassa Tih(Tin:İnsan ruhu)'nu ele geçirmeye çalışan iki metaforik olguyu temsil etmektedir.

Üstünkörü yazıyorum, aslında bu hikayeyi yazıya dökmek uzun zamandır aklımdaydı.

Benim için önemli bir kesit. Önemli temsillere sahip.

***

Bu aralar biraz boşluğum var arkadaşlar. Bu vesile ile Narse ve Nassa'nın Ezeli Mücadelesini anlatmak istedim. "Nassa sonradan geliyor nasıl ezeli olur" diye düşünmeyin. Zira burada Narse de Nassa da insanoğlu'nun var olduğu ilk günden itibaren insanlık tarihini esir almış iki yüce güçten dem vuruyor.

Umarım ileride hikayeyi etraflıca anlatma imkanı bulabilirim.

***

PS: Fatma Barbarosoğlu Ablama buradan selam ediyorum. Hikayelerimden ilham alıp sağda solda bir şeyler karaladığını görürsem söz hiç kızmayacağım kendisine. Kendisi anlamıştır ne demek istediğimi.

Saygılarımla.

Rukiye Eğlence




0 comments:

Yorum Gönder