Şimdi, sabah M. Rüştü Üzel Proje MTAL'ye görevlendirme başvurusu için gittim. Bu konuda bana Volkan Hocam önayak oldu. Kendisi üni.den arkadaşım olur. Nasip işine bakın, Rabbim burda da karşılaştırdı. Aslına bakarsanız bugün birkaç eksi dostu(bkz: bilişimci) ziyaret etme fırsatı da yakaladım. Ve hepsini de gördüğüme çok sevindim. Çünkü M.Rüştü Üzel Mtal ile benim mezun olduğum HMBAKML (açılımı çook uzun) yan yanadır. M Rüştü Üzel endüstri meslek lisesidir. Bizim okul da onun yanına iliştirilmiş bir kız meslek lisesidir. Her ikisi de 70'li yıllarda Cumhuriyetçi politikaların bir sirayeti olarak, gençlere ve kızlara meslek kazandırma amaçlı kurulmuş köklü okullar. Neyse işte gitmişken benim okulumdaki eski hocalarımı ziyaret ettim. Çook duygulandım ooyyy.. Liseden bir sınıf arkadaşım da orda görev yapıyor şu an. Onla sarıldık koklaştık.. (Öğrenciyken o günlerin kıymetini değerini bilememişiz..)
Neyse, işte.. Volkan Hocam M Rüştü Üzel'de idareci olmuş. (Yakışırrr.. 😎) Beni geçen sene kendi okulunda görevlendirme olarak teklif etmişti. Aslında ben onu milli eğitime görevlendirme olarak teklif etmiştim. Çünkü bizim de ciddi bilişim personeli açığımız var.
Neyse, bu sene bizim ekipte sallantılar falan oldu. Ataması çıkan hocalar, bakanlık eleştirileri vs.. Beni doğrudan muhatap almayan eleştiriler, bunu da belirteyim. Fakat bizim iş ekip işi olduğundan şamarı hepimiz birden yedik, tabiri caizse.
E ben de fırsat bu fırsat sonra bir daha böyle boşluğu yakalayamam diye Volkan Hocam'ı aradım, "Senin geçen sene bana sorduğun bir soru vardı. O hâlâ geçerli mi?" diye sordum.
O da sağ olsun, toprağım hemen bölüm şefiyle görüşmüş. Bölüm şefi "Pazartesi gelsin bi görüşelim." demiş. Sabah 8.30'da M Rüştü Üzel'in bölüm şefi Yaşar hocayla görüşmeye gittim. (Burdan sonra gelişenler çok önemli)
Önce Volkan hocamı gördüm. Yanında da bir Okan hoca vardı.(bu vesileyle onla da tanıştım.)
Okan Hoca da idareciymiş ve Volkan Hocayla araları çok iyiymiş. Ama idareciliği bırakmayı düşünüyormuş. Ama Volkan Hocanın bundan haberi yokmuş.
Okan Hoca da bilişimci. E ne oluyor haliyle,
Okan Hoca idareciliği bırakınca bilişim derslerini alacak. Bu durumda ben görevlendirme alırsam boşluğa düşeceğim. Bana ders kalmayacak.
Ama Okan Hocanın idarecilikten ayrılacağını Volkan Hocaya duyurmuyorlarmış. Hani sıkı dostlar ya, alınır, kırılır diye.
Şu an Okan Hoca da idareciliği bırakamıyor zaten. Önce elindeki işleri toparlayıp durumun gidişatına bakacak tahmimin.
Ama eğer idareciliği bırakmazsa ve bilişim dersleri boşta kalırsa, beni çağırmazlarsa eğer ücretli hoca çağırırlarmış. Bana ücretli muhabbetini Volkan hoca söyledi.
Bana Yaşar hoca, kendisiyle görüştüğümde "Volkan hocaya söyleme ama Okan Hocanın idareciliği bırakma ihtimali var. O yüzden seni görevlendireceğimiz bilişim derslerini o alır." dedi.
Yetkinlik, mesleki donanım, alan bilgisi falan sıkıntı değil de işte Okan Hocanın kararı oldu beni bağlayan. Ben de seyyar bilişimci gibi mübarek (multifunctional complutal guy) ne iş verilse yapıyorum.. 😢😢 Yok bu beni bağlamaz demiyorum..
Neyse, işte mesleki donanımla alakalı bir problem yaşamadık Yaşar hocamla da mevzu yukarıda anlattığım gibiydi.
Volkan Hocadan bu durumu gizledikleri için de (Volkan Okan'a kızmasın diye) ben de bu organizasyonun bir parçasına dahil oldum. Çünkü Yaşar Hoca bunu gizli tutmamı söyledi.
Ben de iyi niyet olsun diye, Volkan'a bu durumdam bahsetmedim. "Yaşar Hocayla ne konuştunuz?" diye sorduğunda sorumluluğu üstüme alıp,
"Burasıyla ilgili bir sıkıntı yok. Ancak benim il mem'deki işlerimi tamamlamam lazım. Bu da Kasım-Aralık ayını ancak bulur. Şimdilik il mem'e devam edeyim, dönemin ortalarında nasip olursa ordaki görevlendirme iptalimi isteyip buradan görevlendirme isteriz." dedim.
Ama şu an için Yaşar hocamla konuşmamıza istinaden ondan haber bekliyorum. Elimde il mem'in işleri olduğu da doğrudur ancak inanın bana, tüm samimiyetimle söylüyorum, il mem'in işleri hiiiiiiçççç bitmiyor.
Yazın bile çalıştık.. Bize tatil yok. Bize uyku da yok. Bize aile hayatı da yasak. Çoluk çocuk işine girmemelisin.. İl mem personeliysen heep çalışmalısın heeepppp... 😢😢😢😢
İşte bu şekilde.
Volkan Hocam il mem yüzünden M Rüştü Üzel'de görevlendirme almayı istemedim sanıyor. Ama Yaşar hoca bana Okan Hocanın idarecilik konusunda mutmain olup da idare işine devam ederse bana bir şekilde ulaşacaklarını beyan etti. Çıkarken de Ali Hocamla Okan Hocanın tel numarasını aldım. Ali hocam da Gazi tef'lidir ve eskiden tanıdığım değerli bir bilişimcidir.
Peki Sen Ne Yapacaksın?
Ben de bilmiyorum.. ☺☺☺😃😃😃
Ben olaya islam perspektifinden baktım. İl mem'in iş yükü insanüstü bir yoğunlukta. İnanın hiç abartmadan söylüyorum. Ama M Rüştü Üzel'e geçersem ki burda erkek öğrenci yüzdeliği %90 civarında falandır.. Yani biraz harama bulaşmış gibi olacağım. Onların velileri gelecek, onlara laf anlatmaya çalışacağım, falan..
Bir arkadaşım sırf bu yüzden imam hatip tercih etti. Gitti kızların arasında, oh mis.. (Türkçe öğretmeni)..
Ama ben grafik tasarımcı da değilim hani. Şu an hizmet puanım yeterli olmadığı için Nizip'e atandım ve yine aynı sebeple, şehir merkezinde ikamet etmek için il mem'in görevlendirme açtığı bu pozisyona balıklama atladım. Yeter ki Nizip'te durmayayım, kafasıyla.
Çünkü 4 sene Urfa'nın sınırla bitişik Akçakale ilçesinde görev yapmak beni yeterince yıpratmıştı. Benzer şeyleri tekrar yaşamayayım diye il mem'in açtığı bu pozisyona hiç düşünmeden atladım.
Şunu demeye çalışıyorum: ben grafik tasarımcı değil meslek lisesi öğretmeniyim. Buranın kültürüne aşina değilim. Grafik tasarımcıların whatsapp grubunda bile bir espri dönüyor mesela, ben "Layn??!!?!?....." falan oluyorum.
Yani 3 senem dolunca (1 senesi geçti 2 tane kaldı.) inşallah kısmetse hayırlısıyla Ankara merkez ilçelerinde meslek lisesi tercih ederim yine.. Çünkü bildiğim, kendimi ait hissettiğim işi yapmak istiyorum. Grafik tasarım benim işim değil ki.. 😢😢😢
***
Böyle şeyler.
Netice itibariyle il mem'deki işime devam ediyor ve Yaşar hocamdan haber bekliyorum. Eğer dönem içlerine doğru elimde ağır bir iş olmazsa Ali-Volkan-Okan hocalarla irtibata geçip "Ne oldu benim görevlendirmem?" diye sorarım. Ama bitirmem gereken ağır bir iş olursa da oturup paşa paşa işimi yaparım. Çünkü elimdeki işi bırakamam. Bütün ekip birlikte çalışıyoruz. İşin ortasında "Ehe ben gidiyorum." diyemem asla..
Böyle..
Hayırlısı olsun..
Dualar.. Dua edelim. Çokça dua edelim inşallah..
Hayırlısıyla şu 2 seneyi tamamlarsam ve her şey planladığım gibi giderse 2025 Eylül atamasında kendimi Ankara'da bir hayırlı bir meslek lisesinde görmek istiyorum. (Mümkünse Demetevler'de olsun.. Mümkünse de norm açığına düşmeyeyim.. Bir de ek ders sayım yeterli olsun ve kurs açabileyim. Ve çocuk gelişim moda tasarım gibi alakasız bölümlere ait derslerden bana ek ders vermesinler. Okul iklimi, öğrenci profili ve öğretmenler arası dayanışma insanı kapsayıcı, kucaklayıcı nispette olsun.. Allahım. Amin.. Allahümme amin Ya Allahu Ya Zül Celali vel ikram.)
Ala Rasulune Salavat. Bir Hürmetil Kuran Nebiyyikel iman..
Subhaneke rabbike rabbil izzeti amme yesifun. Veselamun alel mürselin.
Vel hamdülillahi Rabbil alemin. El Faaatiha...
Rukiye Eglence ☺☺☺
 Bugün ne olduğunu unutmadan yazmam lazım....){kind=link}
0 comments:
Yorum Gönder