Agnete & Merman Hikayesi

Desteklediğim bir hikayedir.. 👇👇👇  "Hikaye desteklenir mi Ruk?" diye soruyorsanız, "Bana zarar vermiyorsa ve 10 yıllık gözümden sakındığım emeğimi elimden almaya çalışmıyorsa sonuna kadar desteklenir." diyeceğimdir.

____

Antik misyoner kaynaklarda anlatılan çok acıklı bir hikaye...

Merman(erkek) Agnete(kız)'ye aşık olur. Kız bu aşkına tutku ve istekle karşılık verir, (ve tutkuyla Merman'ın boynuna dolanır).. 

Fakat Merman, böyle bir masumiyeti kirletemeyeceğini düşünerek son anda fikrini değiştirir ve Merman'a;

"Sana denizin sakin olduğu zaman ne kadar güzel göründüğünü göstermek için seni buraya çağırdım." der.

Sonra Merman, kızın isteğine olumlu karşılık vermediği için pişman olup azaplar içinde kıvranır ama asla geri adım atmaz.

Agnete ve Merman'ınki bir sevip de kavuşamama hikayesidir. Hristiyanlar bunu ilahi aşk, tanrıya adanış formunda dini metinlerinde sunuyorlar.

***

Hikayeye Kierkegaard'ın kitabında rastladım.

Ve yazar, 10 küsur yıllık nişanlısından severek ayrılmış, biliyor musunuz?.. Başka bir ülkeye psikoloji-felsefe eğitimi almaya gitmiş. Bir daha da ne eski nişanlısı ne de Kierkegaard hiç evlenmemiş, kavuşamasalar da birbirlerine özlem duyarak bu dünyadan göçüp gitmişler.

***

Kierkegaard başka bir yazının konusu olsun ama bu zeki yazar bir o kadar da manyak ki... Bizdeki Yunus Emre hikayesine benziyor Kierkegaard'ın hikayesi..

Yunus Emre de Tapduk Emre'nin dergahına gönlünü bir bağladıktan sonra çok sevdiği karısını ve evini terk eder.. 

Zor konular yeminle ya..

Sonra bir ara anlatırım.. ☺☺

Sevgiler,

Rukiye Eğlence