Hi Friends, 

I want to put a long breathe manifest right here by some reason. So, i type this post at the moment.

So, I am preparing my mind comfort for a 5 years(most) waiting time for a great assignment.

During this time, please make sure, i would synchronise my faith accross the far Asian communities.

But never gonna manage an eclipse company in front of the scenes. Much clear, that may storm chaoses all over the media organisations.

Yep also. ideologies for win!..

Socialiisers can run this over. Socialiisers can resist. Socialiisers more similar to a riot design agreement than whole inside&outside teenage performances.

So please wait time to pass. It will prove masters role lined up the truthes!

Much respect and impeachability!..




Merhaba Arkadaşlar,

Blogger dayanışması kapsamında bu haftaki yazımızda Taze Mühendis blogunu tanıyoruz.

Biliyorsunuz, bu düzenli ve profesyonel yaptığım bir iş değil. Fakat Taze Mühendis blogunun sahibi Hüseyin Başoğul, blog sözlükten tanıdığım değerli bir kardeş ve arkadaşım olduğu için bu jesti boynuma borç bildim :))

Taze Mühendis'te Neler Bulunuyor?

Hemen blogun kapsam ve muhtevasından bahsedeyim.

Site, mühendisler için tasarlanmış özgün içerik ve bilgilendirici yazılardan oluşuyor. Makaleler özgün resimlerle destekleniyor ve kafa karıştıran durumlarda ziyaretçilerin hizmetine sunulmuş geniş de bir yorum paneli bulunmakta.

Sitede yer alan mühendislik dalları kısaca şu şekilde:

• Bilgisayar Mühndisliği
• Endüstri Mühendisliği
• Gıda Mühendisliği
• İnşaaat Mühendisliği
•Makine Mühendisliği
• Metalurji ve Malzeme Mühendisliği


Peki Taze Mühendis Kim Oluyor?

Hüseyin taze mühendis derken aslında mühendislik işine gönül vermiş tüm amatör mühendis adaylarını kastediyor ve sitesinde her daldan mühendislik adayının, kendini geliştirebileceği bir şeyler bulabileceğinin müjdesini veriyor.

Fakat bizler, özellikle Hüseyin'i blog sözlükten tanıyan "badileri", genelde Taze Mühendis denilince aklımıza direkt olarak Hüseyin geliyor.

Değil mi ki ne kadar da zaman geçse aradan, mesleğine olan azim ve iştiyakından ötürü her daim taze kalacak bir mizaçta kendisi..


Taze Mühendis Hakkında

Taze Mühendis blogundan ve onun sahibi değerli Hüseyin kardeşimden bahsettikten sonra, sitenin hakkımızda bölümünde bulunan açıklamayı da buraya eklemek istiyorum. Bu şekilde, Taze Mühendisi birinci ağızdan bizzat kendi üslubuyla tanıma fırsatı yakalamış olursunuz.

Şuradadır:

"
Tazemuhendis.net,mühendislik öğrencilerinin sürekli ihtiyaç duyduğu ders notlarını tek çatı altında toplamak,çeşitli programlar hakkında öğretici içerikler yayınlamak,teknoloji ve bilim alanında güncel makaleler sunmak ve  eğitim üzerine faydalı içerikler oluşturmak için bir inşaat mühendisliği öğrencisi tarafından açılmıştır.
Gün geçtikçe daha çok kitleye hitap etmeye başlayan Tazemühendis,şu anda neredeyse her mühendislik dalıyla ilgili bir içeriğe sahip durumda. 
Siz değerli Tazemühendis okurlarının da içerikler üreterek,bilgilerini paylaşmak istemesi üzerine birde Tazemühendis forum sayfasını açtık. Mühendislere özel Taze Mühendis Forum’a üye olarak sizde yazılarınızı,görüşlerinizi paylaşabilir sorularınızı sorabilirsiniz.

"

Son Olarak....

Bu yazımızda gelişmekte olan ve başarıyı hak eden bir blog olan tazemuhendis.net 'i tanıdık. Bu konulara ilgisi olan, teknolojiye merak sarmış ya da bilişim işleriyle kafayı bozmuş arkadaşlara defaatle tavsiye ediyorum siteyi incelemelerini. 

Ve emin olun, illa ki kendinizle alakalı bir şey bulacaksınız sitede.




_____
Yeni yazılarda görüşmek üzere arkadaşlar.

Hoşça kalınız.

Rukiye Eğlence








.
So cm on guys.

Always they have made us sleep as saying "islam is complex. It is complicated and hard to understand"

Indeed, if you ever meet Quran or ever read it, you would see much confident messages to be a collocutor. Verses directly aim humans, mostly they begin saying "oh, all the people who do bla bla..." 

"Oh muslims who do that bla bla...."
"Oh muslim men...."
"Oh muslim women..."

***

Some friend of mine politely requested me to whiten Holy Message in real words. So that i am writing this post.

First of all i want to say, either Christianity and Jewish are Holy Religions has come from the same God. However this, these two ones had been disturbed by following generations.

So they two are contain real affective messages to feel safe. But not wholely trustable they are. You can think that, like driving for true forest by using twisted roads. Wouldnt it be doubty whether drivers' reaching their target or not, then?.. Although their will are so pure& innocent.

↑↑↑By these reasons i phrased above, Quran had been sent some centuries later. And Allah evanged that Quran will be never disturbed and always be protected by God.

Shifting in islam important by this point ↑↑↑

İ think i am being understood. Chrisy, Jewy and İslam, they three are holies (there are a pretty sure possibility for them to be blessed, either Chrisy or Jewishy) But islam is the best at all. And instead of troubling among the doubted questions, you knew you were on a straight path as believing islam.

One other question...

How to get blessed?

That too easy. Whole you could do is being sure what you believed and somehow whistling yourself that "you've already been one of the moslems too" 

Believe me friends, God would hear your whistle and even generate a mystic replayment for you too.

As legitimising your shift, you should say shaadah words. But that is a fair point:

If you are under a boss authority, you could hide this. We, Turks, can loudly shout our iman because of growing in a muslim state. But that too impeacable to keep in secret that shifting as locating in a chrisy&jewish state.

Anyway. Here the shaadah words below:


That is all, to shift a beamy company, guys :))

I dont want to bother my newcomers as wording my mind so sustain.

So leaving my that post right here.

..
See you next articles, insha Allah.

Never forget Love you all and...

Good bye :)

Rukiye Eğlence




İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğünün duyurmuş olduğu materyal geliştirme yarışmasına ben de katıldım arkadaşlar. 

Fazla emekli olmadığını düşünüyorum, yani çok çok daha iyisi olabilirdi. Fakat önemli olan yarışmaktır düşüncesiyle küçük bir materyal geliştirip başvurumu tamamladım.

Materyalle ilgili verileri sizlerle de paylaşmak istedim. Umarım faydalı olur sizler için. 

İstirham ederim :)

• • •

Materyalin Adı
Besin Zinciri Yoluyla Eşitsizlikler Öğretimi
___

Kategorisi
İlkokul
___

Sınıf Seviyesi
4
___

Kazanımlar
• Sayılar arasındaki büyüklük/küçüklük farkını ayırt eder.
• İki ya da daha fazla sayıdan büyük olanı belirler.
• İki ya da daha fazla sayıdan küçük olanı belirler.
• Çoklukları kıyaslar.
• İki ya da daha fazla sayıyı sıralar.
• Eşitlik kavramını tarif eder.
•Eşitsizlik kavramını tarif eder.
• Basit eşitsizliklere örnek verir.
•Büyük/küçük kavramını söyler.
___

Materyalin Geliştirilme Amacı
Öğrencilerin niceliksel kıyas gerektiren durumlarda doğru gözlem yapabilmeleri ve bunu niceliksel olarak ifade edebilmeleri için bu materyali tasarladık. Bu şekilde ilkokul 4. sınıf seviyesindeki bir öğrenci gerek matematik işlemlerinde gerek günlük hayatlarında miktar değişimlerine bağlı olarak nesneleri ayırt edebilecekler. 

Ayrıca hayvanlar aleminin besin zinciri olgusundan yararlanarak ders öğrenimini daha zevkli hâle getirmeyi amaçladık. Bu sayede öğrenciye sadece bilişsel değil, duyuşsal alanda da farkındalık da kazandırılabilecektir.
___

Materyalin Hizmet Ettiği Alanlar, beceri ve hususlar
Materyalin matematik ders anlatımlarında kullanılması gerekir. Ayrıca çevre bilinci ve doğal yaşamın korunması açısından da materyalimiz büyük önem taşımaktadır. Keza hayvanlar alemi, çocukların doğrudan ilgisini çekeceğinden, duyuşsal uyarılmışlık da sağlanacak. Ve sonraki nesiller açısından, disiplinler arası bütünlük sağlamada daha donanımlı bireyler yetişmesine ortam hazırlayacaktır.

Bunun yanı sıra, biyoloji dersine de yadsınamaz bir ışık materyalimiz, daha üst bilişsel seviyelere geldiğinde çocuğun bu dersin kavramasını kolaylaştıracaktır. 
Son olarak, hayvanlar alemine yakından bakılması suretiyle çocukta hayvan sevgisi ve empatik beceriler de gelişecektir. Bu ise çocuğa erken yaşlarda sosyal toplum bilinci aşılanması açısından önemlidir.
___

Yurt içi ve Yurt Dışında bu alanda yapılan çalışmalardan haberiniz var mı?
Amerika'nın Arizona eyaletinden yayın yapan ve bir gup matematik tutkunu genç tarafından geliştirilmiş olan mathisfun.com sitesinin de çeşitli dijital ve somut ögelerle eşitsizlikler anlatımını kolaylaştırmaya çalıştırdıkları gözlenmiştir. Ülkemizde de benzer oluşumlu web sitelerin var olduğu ve onların da bu alanda öğretimi canlı tutacak aktiviteler yaptığı gözlemlenmiştir.





Başvurumu tamamladığımda İstmem'in bana dediği:

İşleminiz başarı ile tamamlanmıştır.

Başvurunuza ait tekil olarak oluşturulan aşağıdaki Anahtarı mutlaka not alınız. Başvuru güncelleme işlemleriz bu Anahtar ile yapılacaktır...

67390026





Merhaba Arkadaşlar,

Bu yazımda sizlerle, corona tatilinin başlaması üzerine kabuk tutan yalnızlığımdan mülhem, maruz kaldığım bazı "delici" sorular ve onlara verdiğim "elimine edici" cevapları paylaşacağım.

Yalnızlık, nasıl desem, benim öteden beri tîynetim olmuş. Bilenler bilir, çok kulp takıldı bu sinir bozucu huyuma; ailede, okul çevresinde, iş arkadaşlarımca vesaire..

Herneyse, bu yazıda yalnızlık edebiyatı yapıp bunu şiirsele vurmayı planlamadım. Yalnız yaşamam sebebiyle bana sorulan sorular ve onlara yuvarladığım muğlak cevaplardan bazılarını sizlerle paylaşmak ve bir nebze de olgunluk çağıma hatıra kalsın diye yazıyorum bu yazıyı. 

Herneyse, bazıları şu şekilde, 

İstirham ediyorum...

♦"Sıkılmıyor musun?..."

Bu soruyu "inan hiç sıkılacak vakti bulamıyorum kendimde" diye cevaplandırıyorum dışımdan; ve "keşke... nerede bende o hede" diye geçirerek içimden. Yani bir şekilde yapacak iş çıkıyor karşıma. Sıkılmıyorum, istesem de sıkılamıyorum. 


♦"Korkmuyor musun evde tek başına?.."

Bu soruyu genelde derin susuşlarla cevapsız bırakıyorum. Ama kesinlikle doğrudur arkadaşlar, korkuyorum evet. Fakat korkarak yaşamak, istenmediğim bir yerde sığıntı olma ihtimalinden daha kabul edilebilir geliyor bana. İşte bu yüzden buradayım; Akçakale'de bir başıma.


♦"Biçarasın sen biçara"

Yani Gaziantep ağzında bu üç kelime şu anlamı şerh ediyor: "Sen bîçaresin, kimin kimsen yok, düştüğünde tutacağın yok, durduğunda gideceğin yok. Sahibin bakanın, arkanda duranın yok. İpsiz ve de sapsızsın."  Bunu da yine çok kıymet verdiğim bir büyüğüm ifade buyurdu. İtiraz etmeyip kabul ettim. Bunu da "Allat'tan başka kimimiz var"a bağlayıp bir şekilde kriz anından kurtulmuş olmayı murad ettim.


♦"Evlenmeyecen mi?"

Bu soruya artık direkt "yok" diyorum. Önceden yamrı yumru cevaplarla biraz kapı aralıyordum izdivaç ihtimalime. Ama artık bunu tek celsede reddedecek itki ve yetkeye sahip olduğumu düşünüyorum. Yani, hayır, kesinlikle ve kat'a evlenmeyi düşünmüyorum. Yakınlarım beni bu halimle kabul etmeyi öğrenecekler, öğrenmeliler.


♦"Yemek Yapabiliyor musun?"

Bu annemin sorusu. Ben anneme yalan söylemem arkadaşlar - kimseye söyleyemem :-| Kızacağını bilsem de hep doğruları söylerim. Ve hep kızar. 

Söz konusu soruya gelecek olursak, bunun da cevabı:hayır... 

Aslında Gaziantep'te annem ve ablamla yaşadığım yıllarda haftada 1-2 defaya denk düşerdi benim yemek yapmalarım. Annem hafta içleri yapardı, Mehtap Ablam pazarları, ben de ikisinin işi olduğu ve benim boş olduğum herhangi bir zaman. O zamanlarda becerirdim bir şekilde, yani, eleştirirdik(hep birlikte) yaptığım yemeği ama da yerdik.

Milli eğitimin bol tatilli bir kurum olduğunu da burada alt yazı geçmek istiyorum. Haftanın herhangi bir günü "bugün şu tatilimiz var" diyerek sabahın nurunda mutfakta bittiğini görebilirsiniz bir öğretmenin. İşte bu, o günün meb'ce tatil ilan edilmesinden kaynaklanır.

Ne diyelim, Milli Eğitimimizi seviyok, çok :)



♦"Yemek yiyor musun?"

Ablalarımın sorduğu sorular. Bunu nedense kilo alıp almadığımdan emin olmak için sorduklarını düşünüyorum. Yaklaşık 3 aydır beni görmüyorlar. Evdeyim ve hâliyle "Eski oburluktaysa bu kız kesin kilo almıştır" diye düşünüyorlar. 

Kilo aldım evet. Fakat pardesülerim içinde yeni görüntüm sırıtmıyor ve okullar açılmaya yakın bunları 2 haftada verebilecek potansiyelde olduğumu düşünüyorum. Nasıl denir, kronikleşmemiş bir "toplu"luk benimki, "almış başını gidiyor" değil. Yerinde vasat duruyor.

***

Hâsılı kelam zor sorular. Yalnızlık zor. Ama o doğru kişiyi bulduğumdan emin oluncaya dek (bunu eş anlamında düşünmeyin) bu külfete katlanmakta bir maruzat görmüyorum. Ben de yakınlarım da gittikçe beni bu halimle kabullenmeye başlıyorlar. Gaziantep'e tayin aldırma hevesim ve gereksinimim her geçen gün karanlıkta biraz daha flulaşıyor. Yani ailemle yaşamanın elzem bir gereksinim olmadığını görüyorum.

Ha, doğru kişi muhabbetine gelecek olursak, ablam ve annemle yaşamam, onların bana karşı tutumlarına bağlı. Eğer -söylemiyorlar da zaten- onlara külfet olduğum vehmini biraz olsun bana hissettirirlerse, basar giderim başka memleketlere, ya da hiç tayin aldırmam Antep'e. Ölene kadar yaşar giderim Urfa'da kime ne.

***

Herneyse. Okurken eğleneceğinizi düşündüğümden kaleme aldım bu yazıyı. Umarım beğenmişsinizdir.

Yeni "vehimler"de görüşmek üzere arkadaşlar.

Hoşça Kalın,

Sevgiler :)

Rukiye Eglence




Merhaba Arkadaşlar,

Bu yazımda sizlere kısaca proto.io 'yu tanıtacağım. Kendisine eski patronum aracılığı ile ulaştım ve hemen ısındık. Proto'dan bahsediyorum :-|  Visiual Studio'nun, C#'ın ya da jbuilder'ın kod interface modülünün bulunmamış halini düşünün. Ayrıca tamamen material design kaidelerinden oluşuyor ve gözü yormayan bir arayüz tasarlayabiliyorsunuz.

Bunu biraz da MS Visio, TinkerCad ya da App Inventor'e benzetebilirsiniz. 

Ama;
  • Visio elektronik devre tasarımlarında, 
  • TinkerCat ise 3D objelerin simulasyonunda 
  • App Inventor Mobil Uygulama geliştirmede 
kullanılıyor.


Yani proto.io, sadece kullanıcı etkileşimi için elzem olan tasarımlarda tasarımcının sorunlarını çözmek amacıyla geliştirilmiş, lisanslı bir uygulama. PhotoShop kadar kapsamlı ya da Illustrator kadar derin bir altyapı beklemeyin proto'dan. Ama ki "işinizi görür"...

Siteye 1 aylık ücretsiz üye olabildim. Keza mailbox'ıma doğrulama kodu bile gelmedi. (bkz: gidicisin)

Ardından hemen "New Project" diyerek ilk arayüzümü tasarlamaya koyuldum. Telefonumda hali hazırla aplikasonu bulunan Blogger App'ın bir benzerini yapmayı denedim. 


(⚡) 

 işaretini kullanarak frame'ler arası geçiş verebiliyorsunuz; yani bu nesneye tıklandığında şu frame'e gitsin anlamında. Fakat o kadar ilerletmedim projeyi. 

Tasarlamış olduğum arayüz aşağıdadır arkadaşlar. Sizler de denemek isterseniz site linkini aşağıda paylaşıyorum.

Yeni "tecrübeler"de görüşmek üzere arkadaşlar, 

hoşça kalın.